Bir Babanın Oğluna Hasreti
7 Temmuz 2011 Perşembe
Canım Oğlum
Evet hergün yazmayı istesemde ve bu yönde karar vermiş olsamda ne yazık ki hayatın acımasız zaman tüketimi nedeni ile biraz geç bir yazı oldu. Oğluma olan özlemim her geçen gün üzerine koya koya gidiyor ne yazık ki. Ne yapıyor, ne düşünüyor, hastamı, iyimi? Ondan bir haber almadan yaşamak çok kötü. Ve acaba benle ilgili ne düşünüyor. Bunları her gün her an düşünmek beni çıldırtıyor. Seni çok özledim oğlum.
2 Temmuz 2011 Cumartesi
İlk Yazı
Siz bir babanın oğluna olan hasretini bilirmisiniz? Tam 7 ay 5 gün oldu oğlumu, paşamı görmeyeli, sesini duymayalı, elini tutmayalı. Çok düşündüm ne yapsamda oğluma hasretimi bir şekilde ifade edbilsem. Artık buradan herkesle paylaşacağım. Boşanmakta evlilik kadar doğal bir süreç ama eğer evlendiğiniz kişi yani boşandığınız kişi sadece ve sadece kendi menfaatlerini düşünüp 6 yaşında bir çocuğu silah olarak kullanır ve onun üzerinden cezalandırdığını düşünürse esasında o çocuğu cezalandırmış olur. Ama ne yazık ki ne kadar cahil ve düşüncesiz bir kadınla evlilik yapmışım ki, işte bu kadın bunu yapıyor. Evet ben oğluma hasretim, her gece rüyalarıma giriyor ve her gece ağlayarak uyanıyorum ama bir şekilde bunun acısını ben taşıyabiliyorum ama oğlum, paşam, Oğuzhan'ım. Ne bahtsız bir çocuk ki onu düşünen bir annesi yokmuş. Ama bu günlerde gececek ve ben oğluma yine kavuşacağım ama bu dönemde için de açılan yaraları sarabilecekmiyim bilmiyorum. Ama bunu yaralarıda saracağım. Oğlumu güçlü ve sağlam karakterli biri olarak yetiştireceğim. Esasında bugün ilk yazım. Neyi nasıl ifade edeceğimi çok bilemiyorum ama artık hergün burada Oğlum'u yaşayacağım ve paylaşacağım. O yüzden ilerleyen günlerde duygularımı daha ifade edebileceğimi düşünüyorum.
“ oğlum bugün yaş günün bir şiir yazdım sana
ister bu yaşına say ister gördüğüm oilk a’na ”
sevgin canımdan aziz, toplasan çarpsan yetmez
gözlerim kalır aciz, yağsam bir damlan etmez
gelişinden bu yana,güneş seninle doğar
gece gündüz yan yana, beni ışığa boğar
ne yöne dönse başım, dönmez yalnız sen varsın
kaybolsa mihenk taşım, sönmezyıldız sen varsın
varlığın varlığımdır, aldığım her nefeste
darlığın darlığımdır, girdiğin her kafeste
sen gülünce gülerim, ağlayınca ağlarım
ya ırmak gibi çağlar ya karalar bağlarım
sabrım yok yokluğuna, ne de soluk rengine
rastlayamam eşine, bir beden de dengine
isterim yollarına, yağmasın dolu, yağmur
bulaşmasın yüzüne, keder denen o çamur
günah yazılmaz böyle, arındırır bu gönül
tertemiz eyler öyle, barındırır bu gönül
var elbet öğütlerim, kızma babanım senin
hakkı unutma derim, kulu olma kimsenin
kısadır biter hayat, şimdi durma eğlen coş
sevdadır geçer hayat, bekleme peşinden koş
Görüşmek dileği ile. Herkes evladına sahip çıksın
ve onunla geçirdiği günlerin değerini bilsin.
Burçin ( Oğuzhan'ına hasret bir baba )
“ oğlum bugün yaş günün bir şiir yazdım sana
ister bu yaşına say ister gördüğüm o
sevgin canımdan aziz, toplasan çarpsan yetmez
gözlerim kalır aciz, yağsam bir damlan etmez
gelişinden bu yana,
gece gündüz yan yana, beni ışığa boğar
ne yöne dönse başım, dönmez yalnız sen varsın
kaybolsa mihenk taşım, sönmez
varlığın varlığımdır, aldığım her nefeste
darlığın darlığımdır, girdiğin her kafeste
sen gülünce gülerim, ağlayınca ağlarım
ya ırmak gibi çağlar ya karalar bağlarım
sabrım yok yokluğuna, ne de soluk rengine
rastlayamam eşine, bir beden de dengine
isterim yollarına, yağmasın dolu, yağmur
bulaşmasın yüzüne, keder denen o çamur
günah yazılmaz böyle, arındırır bu gönül
tertemiz eyler öyle, barındırır bu gönül
var elbet öğütlerim, kızma babanım senin
hakkı unutma derim, kulu olma kimsenin
kısadır biter hayat, şimdi durma eğlen coş
sevdadır geçer hayat, bekleme peşinden koş
Görüşmek dileği ile. Herkes evladına sahip çıksın
ve onunla geçirdiği günlerin değerini bilsin.
Burçin ( Oğuzhan'ına hasret bir baba )
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)